Yiğitlerle narsistler arasındaki fark gökle yer arasındaki kadardır..
Bir yiğit bir gamzeye bir dağı yerinden oynatır.
Bir yiğit bir çocuğun gözündeki yaşa dünyayı yerinden sallar.
İkisi de dışarıdan kudretli ve heybetli görünürler.
Gören gözler ise farkı gece ile gündüz gibi seçer.
Yiğit ben demez.. Derdi aşkı ne ise onu sayıklar.. Övünmez.. Ne yapsa az gelir Leylasına..
Eksikliği kendine mükemmelliği Leylasına izafe eder.
Oysa Narsistin Leylasi kendisidir. Kendine tutsaktir. Ne ufku, ne gönlü genişleye-bilemez.
Ben yaptım..Ben başardım.. Bir bir meziyetlerini sayar. Kendini methetmekten zerre ar etmez..
Herşeyin en alasını hakeder.. Değil mi ki herkesin gözlerini şenlendiren yıldız odur. Değil mi ki sahne onundur.
Oysa yiğit Leylasıni her dem genişletir hayallerinin uçsuz bucaksız coğrafyasında.
Öyle ki birgün Leyla çıkıp gelince;
"Ya sen Leyla isen..bu benim gönlümdeki kim ola Leyla?" der.
Narsistler ve ağır kompleksliler ise ;
Herkes onlara saldırıyor zannedip, devamlı agresif /defansif konuşurlar.
Hep bir maçta yahut müsabakada gibidirler.
Ya gol atıyorlar ya gol yiyorlar ..
Kafalarındaki dünya hep böyle ..
Ya saldırı..ya savunma..
Biz...Siz...
Bizimkiler...Sizinkiler...
Niçin bu ortaklık kibir ve komplekste?
Haddini aşan ziddina döner de ondan...
Ayrık bakan ayrık görür. Varken narsist olur yokken kompleksli...
Aynı şeyin lacivertiler ... Biri varlıkla, öteki yoklukla sınanmaktadır.
İlkeleri değerleri olan insanlar; yani inanmış, samimi insanlar ; her seçimde değerli olan ile değersiz olan arasında seçim yapar..
Yukarıdaki sıfatlara haiz insanlar ise devamlı savunma / saldırı psikolojisi ile hareket ettiğinden korktuklarından emin olmak için, menfaat ve çıkarlari için seçim yaparlar..
Dışarıda hep düşman vardır..Kıskanç vardır.. Kendisini hep dışsal olandan kollar..
Her tehlikeyi bertaraf etmek için durmadan çalışırlar..
Kulisler.. düşmanı egale etme.. kendini öne çıkarma..
Bunlar nifak alâmetleri.. Münafıklık sıfatları.. Kur'an münafıklıklar için bunu söylüyor..
Yani biraz incelmek inceden anlamak lazım..
Münafık kütüğe benzetilir mesela.. Letafet yoktur..Latif olan buhar olur aleme karışır, ayrı gayrı bilmez. Münafık ayrık görür hep çatışma halindedir. Düşman üzerinden kendini var eder.. Faşizm tanımı gibi oldu sanki?
Çok korkak ve sahsiyetsizdir der , yalan söyler der, durmadan bir öyle bir böyle söyler der...
Kendisine emaneti edilene hıyanet eder der...
Sözünde durmaz der...bugün böyle söyler, yarın şartlar değişti der tam tersini söyler. Tam bir pragmatisttir. İlkeleri yoktur. Popülisttir..
Cimridirler der...Hep bana hep bize...Bizden olmayan ölsün...
Nifak çıkaran (ayrılıkçı) bu işte..
İnsan olan tüm alemi bir görür.. İyi her yerde iyidir, kötü her yerde kötüdür.
Bizimkiler sizinkiler yoktur, iyi işler kötü işler vardır.
Biz yaptık iyi oldu öteki bize yapsa olmaz...
Neden?
Sendeki bu kibir ne?
Sen seçilmiş ve kutsanmışsın değil mi?
Senin gibi kimler geçti, kendilerini ırklarını dinlerini en üstün gördüler.
İmtihan dünyası...
Kütükler geçemeyecek kıl kadar ince sirattan belli ki..